Bologna süreci

Son Güncelleme:

Bologna süreci Avrupa’nın harmonizasyon sürecidir. Çok farklı yükseköğretim sistemlerinin birbirinin aynı olması değil (kendilerine özgü farklılıkları koruyarak), benzer, uyumlu, karşılaştırılabilir, birbirini tanıyan, kabul eden sistemler olması yolunda atılacak adımları içerir. Avrupa Yükseköğretim Alanının oluşturulmasıdır. Biraz da Kuzey Amerika yükseköğretim modelini adapte etme gayretidir, bir ‘modernleşme’ çabasıdır.

 

Bu amaca ulaşmak için yürütülen çalışmaların en önemlileri şu başlıklar altında toplanabilir:

  • Kolay anlaşılır ve birbirleriyle karşılaştırılabilir yükseköğretim diploma ve/veya dereceleri oluşturmak,
  • Esnek müfredat, Öğrenci merkezli eğitim ve Avrupa Kredi Transfer Sistemini (European Credit Transfer System, ECTS) uygulamak,
  • Avrupa Yeterlikler Çerçevesi vasıtasıyla ulusal yeterliliklerin ve öğrenme kazanımlarının kullanımını yaygınlaştırmak,
  • Uluslararasılaşmayı yükseköğretim kurumlarının temel misyonları arasına katmak ve öğrencilerin, öğretim elemanlarının ve idari personelin hareketliliğini sağlamak ve yaygınlaştırmak,
  • Yükseköğretimde kalite güvencesi sorumluluğunun kurumlarda olduğunun altını çizmek; kalite güvencesi sistemleri ağını oluşturmak ve yaygınlaştırmak,
  • Yaşam boyu eğitimi yaygınlaştırmak, yükseköğretime katılımı artırmak.

Ülkemizde Bologna sürecine katılım heyecanı sürekli değişmiş, YÖK’ün ve rektörlerin  sahiplenmeleri süreklilik göstermediği için üniversite camiası isteksiz ve sınırlı bir uyumla yetinmiştir. Zaten yükseköğretim sistemimize uyan yanlar (Ba, Ma, doktora yapısı; modüler müfredat yapısı, vb) ile kültürümüze yakın başlıklar (hareketlilik) benimsenmiş, ve küçük bir ekibin oldukça mekanik bir çalışma ile hazırladığı AKTS/diploma etiketleri sahiplenilmiş, geri kalan hususlarda yetkililerin duruşuna göre vaziyet alınmıştır.

 

Bologna başlıklarının tümü gelişmiş yükseköğretim sistemlerinin benimsediği, inanarak uyguladığı ve yarar sağladığı ilkelerdir. Üniversitelerimizin kendi gelişimleri için dört elle sarılmaları gereken hususlardır.Konu üst mercilerin ısrarından bağımsız olarak sahiplenilmek durumundadır. Maalesef üniversitelerin kemikleşmiş yapıları ve değişime soğuk kadroları böyle bir seferberliğe kucak açmamıştır. Bazı üniversitelerde, az sayıdaki sahip çıkanlar (şampiyonlar) ve onların başarıları tabii ki mevcuttur ama sistem genelinde, resmi raporlarda yansıtıldığından da geride olduğumuz söylenebilir.

 

Bologna sürecini bir ‘modernleşme’ süreci olarak algılamalı ve sürecin başlıklarını geniş yorumlamalıyız. Dünyadaki gelişmiş yükseköğretim sistemleriyle yarışabilmek için buna ihtiyaç vardır. Sadece ‘esnek müfredat’ maddesini ele aldığımızda bile karşımıza çıkan görevler yoğun mesai gerektirecektir:  üniversitelerimiz diploma programları müfredatlarında toplam krediyi/ders yükünü düşürmek, yarıyıl başına yüz yüze ders saatini 15-17 ile sınırlamak, seçmeli ders sayısını/kredisini % 25-30 mertebesine artırmak, meslek derslerini müfredatın %50-60’ını aşmayacak şekilde sınırlamak, öğrencilere farklı disiplinleri tanıma fırsatını toplam kredi içinde kalarak tanımak, fen ve mühendislik eğitimi alanlara muhakkak sosyal ve beşeri bilim seçmeli dersleri sunmak, tüm öğrencilerin fen ve matematik dersleri almalarını sağlayacak düzenlemeler getirmek, eleştirel düşünme, farklı disiplindekilerle takım halinde çalışabilme gibi alana ait olmayan (generic) becerileri edinmeleri ve bağımsız öğrenme becerisi geliştirmeleri için fırsatlar yaratmak, tek tip eğitimden uzaklaşarak öğrencinin tercihleri doğrultusunda gelişmesine olanak sağlamak konularına eğilmelidir. Öğrenci yükünü ölçmek için AKTS iyi bir araçtır ama toplam kredi(yük) ve yarıyıl başına yük hesabında açık mesaj vermekten uzaktır.240 ve 30 kredi şablonu içine aşırı ders yükleri kolaylıkla gizlenebilmektedir. Yerel kredi (yüz yüze dersin kredisi) de ders dışı çalışmaların takibine imkan vermemektedir.

 

Burada her üniversiteye aynı şablonu uygulamaları tabii ki önerilmemektedir. Üniversitenin misyonu ve yetiştirmek istediği öğrenci profiline göre yukarıda bahsedilen esneklikler kullanılmalıdır.

Comments are closed.

yükseköğretim yönetimi, sistemleri, geliştirilmesi konularını tanıtan, destekleyen kişisel platform | www.oktemvardar.com

Yukarı ↑